Çocukların Doğaya İhtiyaçları Var


Pek çoğumuz çocukluğumuzda sokakta açık havada saatlerce oynadığımız günleri hatırlarız. Bisiklete biner, ağaçlara tırmanır, arka bahçede çukurlar kazar, bulduğumuz taş, kozalak, çer çöpü biriktirir, onlardan yeni şeyler yapardık. Bahçedeki tomurcukları, yabani otları, böcekleri incelerdik. Sabahtan akşama kadar biri bizi eve çağırana kadar kaygısızca, dertsiz tasasız oynayan çocuklardık. Mutlu Çocuklar!Pek çoğumuz çocukluğumuzda sokakta açık havada saatlerce oynadığımız günleri hatırlarız. Bisiklete biner, ağaçlara tırmanır, arka bahçede çukurlar kazar, bulduğumuz taş, kozalak, çer çöpü biriktirir, onlardan yeni şeyler yapardık. Bahçedeki tomurcukları, yabani otları, böcekleri incelerdik. Sabahtan akşama kadar biri bizi eve çağırana kadar kaygısızca, dertsiz tasasız oynayan çocuklardık. Mutlu Çocuklar!


Dertsiz tasasız deyince yanlış anlaşılmasın. Elbette bizim de önemsediğimiz şeyler vardı.Yavru kedi ya da köpeklere bahçede yuva yapar evden getirdiğimiz yiyeceklerle beslerdik. Yaz günlerinin o kavurucu sıcaklarında kurumasınlar diye aramızda paylaştığımız sokağımızın ağaçlarını her akşam kovayla su taşır sulardık. Kışın karlı günlerinde yiyecek bulamayan kuşlara ekmek kırıntıları bıraktığımız köşeler vardı, yazın okulumuzun bahçesinde, yuvalarına uzun yollar halinde yürüyen karıncalarla ay çekirdeklerimizi paylaşırdık. Kısacası sokakta oynamak ve dolayısıyla doğayla doğal olarak iç içe olmak hayatımızın doğal bir parçası olmuştu. Doğayla aramızda bir bağ oluşmuştu.

Ne yazık ki bugünün çocuklarına baktığımızda doğayla ilgili deneyimlerinin olmadığını görüyoruz. Bırakın doğayı sokakta ya da parkta açık havada oynayamayan çocuklar var. Onların bir etkinlikten diğer etkinliğe koşturdukları oldukça yoğun bir programları var. Sebebi her ne olursa olsun, ister ailelerin ve çocukların zamansızlıkları, ister oyun alanlarının azalması, sokakların trafik açısından güvenilir yerler olmaması, ister annelerin açık havada koşunca çocuğum terler, üşütür endişeleri, ya da son senelerde ortaya çıkan hayvan ya da haşerelerden geçen hastalıklar, sonuç olarak çocukların artık özgürce serbest bir şekilde sokakta ya da parklarda oynamasına engel oluyor. Çocuklar gittikçe sokaklarındaki doğadan uzaklaşıyorlar. Televizyon, bilgisayar ekranları ve alışveriş merkezleri çocukların en büyük oyun alanları haline geldi. Kısacası son yıllarda hızla değişen ailelerin yaşam tarzı ve tempoları çocukları olumsuz yönde etkilemeye başladı. Çocuklarda aşırı kilo ve kolestrol gibi sağlık problemleri, duygusal tatminsizlikler, hırçınlıklar, aşırı hareketlilik, dikkat eksikliği ile ilgili problemler, zayıflayan sosyal beceriler ve hatta küçük yaşta ortaya çıkan depresyonlar gibi.Çocukların doğaya ihtiyaçları var. Onların açık havada özgürce oynamaya, koşmaya, görmeye, dokunmaya, koklamaya, keşfetmeye ihtiyaçları var. Zihinsel, duygusal ve bedensel gelişimleri için doğaya ihtiyaçları var. Öğrenmek için doğaya ihtiyaçları var. Doğada, dışarıda, açık havada içinde bulundukları ortam ve koşullara göre ne yapmaları gerektiğine kendi başlarına karar verebilmeleri için, diğer bir deyişle kendilerini her şartta koruyabilmek için doğaya ihtiyaçları var. Sağlıklı olabilmek için doğaya ihtiyaçları var. Hayata hazırlanabilmek için doğaya ihtiyaçları var.“Açık havada zaman geçirmenin çocuklara yararları” üzerine büyük bir araştırma başlatan Filedelfiya Çocuk Hastanesi, Gastroenteroloji ve Beslenme Bölümü doktorlarından Dr. Burdette ve Whitaker, düzenli olarak açık havada oynama şansı verilen çocukların sadece fiziksel açıdan gelişmediklerini söylüyorlar. Aynı zamanda hayal güçleri daha kuvvetli, daha yaratıcı ve işbirliğine daha yatkın çocuklar olduklarını ifade ediyorlar. Yale Üniversitesi Doğa Bilimi Profesörlerinden Dr. Kellet konuyla ilgili yapılan araştırmaların açık havada, doğada düzenli olarak zaman geçiren çocukların stressiz ve dikkat süreleri daha uzun çocuklar olduğunu söylüyor.

Kaynak İçin Tıklayınız..

0 yorum: